Al gülüm ver gülüm, bugün git yarın gel, yine beklerim!...

İşte Habererk yazarlarından Haşim Karataş'ın yazısı;

Uğurlar ola eyyy ittifak

Bu işin böyle olacağı ve sonuçlanacağı bilindik bir şeydi. Al gülüm ver gülüm, bugün git yarın gel, yine beklerim. Temennileriyle yürümeceyi en başından belli olan bir birliktelikti.

24 Haziran Yerel seçimleri öncesinde gündeme gelen, AK Parti ve MHP'nin tabanında hem heyecan hem de tedirginlik yaratan İTTİFAK bu güne kadar sallana sallana bir şekilde geldi. Cumhurbaşkanı Hükümet etme sistemini hayata geçirebilme birlikteliği nihai sonucuna ulaşmış ve ayrılma zamanı çoktan gelmişti.

EZBER BOZMAYAN BİLİNDİK HAREKETLER BUNLAR!...

24 Haziran Genel seçimlerine kısa bir zaman dilimi kala AK Parti'de etkili bir isim olan Dr. Selçuk Özdağ ile Manisa'ya dair bazı konuları konuşmuş ve kendisiyle röportaj yapmıştım. Özdağ ile yaptığım birebir görüşmede kendisine aynen şu sözleri sarf ettim. ‘' Her ne kadar İTTİFAK genelde şu an itibari ile yürüyor olsa bile fazla bir ömrü yok! Bunun sebebini şu sözlerle açıklamıştım. Her iki Parti'nin tabanının bir birine yakın gözükse de bir birine çok zıt olduğu ve bir birlerine olan güvensizliğin ve öfkenin ağır bastığı idi. Bu İttifak'ın çok fazla sürmeyeceğini ve ömrünün kısa olacağını ifade etmiştim. Ben demiştim demek istemem aslında ama ben SÖYLEMİŞTİM.

Bugün aldığım bir mesaj 'da öngörülerim ve olacakları görmem nedeniyle bir tebrik mesajı aldım. Aslında keşke ben bu tebrik mesajını almasaydım. Keşke İttifak bozulmasaydı. Ama olmaz, olamaz her iki parti tabanı da bir birilerini yıllarca kötüledi ve bir birlerine öfke kustu. Olmaz, olamaz bu birliktelik meyve vermez. Vermedi. Vermeyecek. Her taş kendi yerinde ağırdır misali her iki Parti'de kendi içlerinde ve kendi tabanlarıyla hareket ettiği sürece güçlüler.

DÜN, DÜNDÜR, BUGÜN BUGÜNDÜR.

Türkiye'de siyasetin en çok gündeme getirilen konularından bir tanesi olan, ‘'İTTİFAK'' tartışmaları bitmek bilmezken bu İTTİFAK partilerinin tabanları en başında olduğu gibi bu gün gelinen nokta sonrasında da bu durumdan çok rahatsız.

Dün düşman olanlar, bugün dost oldu.

Bugün dost olanlar tekrar düşman oldu.

Her iki partinin tabanı 'da sanki bu günü İTTİFAK tartışmalarının ve çıkmazının son bulmasıyla beraberinde tekrardan bir birlerine kan kusmaya başladı.

Sorulması gerekenlerden bir tanesi şu olsa gerek!

NE OLDU?

Ne oldu da bir den bire bir birinize bu kadar öfke ve nefret ile ağza alınmayacak sözler söyler oldunuz.

Eyyy Ak Partili kardeşlerim. Size bir sorum olacak? Hani MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli tam bir Milli ve Yerli Devlet adamıydı.

Eyyyy MHP'li kardeşlerim. Size de bir sorum olacak? Hani AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yerli ve Milliydi. Ne oldu da bir den bire her iki Parti tabanı birden bire iki lidere saldırıya geçti ve içlerinde ki öfkeyi kusmaya başladı.

Aslında her iki tarafa 'da ne söylesem boş gibi geliyor.

En başından belli olan yerelde ittifak'ın tutmayacağı söylemlerini bir kenara bırakıp sahibinin sesi olmayı tercih edenlere bakıyorum da bugün bu ülkeye hizmet eden her iki Devlet adamına ve iki lidere etmedikleri hakaretleri bırakmıyorlar.

ELEŞTİRİ TAMAMDA; HAKARET NE OLUYOR.

Yapılan eleştirilerin haksız ve yersiz olduğunu düşünüyorum.

Dün nasıl bir karar alıp İTTİFAK yaptılarsa sizde buna saygı duyup destek olduysanız, bugünde aynı şekilde İTTİFAK yapmama kararı alınmış dün olduğu gibi buna saygı duyup destek olmalısınız.

Çünkü her iki Parti'ninde kendine göre bir çizgisi ve politikası var her z aman bir birleriyle aynı çizgide olacaklar diye bir kaide yok. Bence alınan karar doğru bir karardır.

2019 yerel seçimlerindeki yarış siyasi olarak daha etik ve daha heyecanlı geçecektir. Uzun bir zaman önce olması gereken geçte olsa gerçekleşti.

Her iki parti içinde böylesi daha iyi oldu diye düşünenlerdenim ve yine her iki partiye 'de başarılar diliyorum.