Ahmet Orhan

24 HAZİRANIN GALİBİ KİM

Ahmet Orhan

Türkiye, 24 Haziran tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri ile Cumhuriyetimizin üçüncü dönemi olarak adlandırılabilecek bir döneme sağ salim girmiş oldu. 

Öncelikle yeni dönemin Milletimizin bölünmez bütünlüğüne, huzur ve saadetine ve Devletimizin güçlenmesine vesile olması dileklerimizi ifade edelim.

Ülkemiz 15 Temmuzda yaşanan hain kalkışmanın ardından millet iradesi dışındaki odakların demokrasimiz üzerindeki etkilerini ve muhtemel baskılarını ortadan kaldırmak, totaliter rejimlere sebebiyet verebilecek en önemli zafiyet alanı olan zayıf hükümetler ve istikrarsız süreçlere son verecek sistem değişikliğini 16 Nisan referandumuyla hayata geçirmiştir. 

Türk Milleti Yeni sistemin yerleşip kökleşmesinin önünü 24 Haziran seçimlerindeki tercihleriyle açmıştır.

Sonuç; Yürütmenin başına Tayyib Erdoğan geçerken, Meclis çoğunluğu ise Cumhur İttifakından oluşmuştur.

Başka bir deyişle birkaç gün içinde TBMM’de yapılacak yemin töreni sonrası Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi hayata geçerek fiilen ülke yönetimi yeni yetkilerle Sayın Erdoğan’a teslim edilmiş olacaktır. 

Bu seçimlerin özelliklerini üç başlıkta toplamak mümkündür.

1) 2002 yılından bu yana yapılan seçimlerin tümünde AKP’nin elde ettiği başarılar,

2) En önemli olanı ise 30 Kasım 2015 tarihinden bu yana bütünlüğünü hedef alan gelişmelere rağmen MHP’nin 1 Kasım 2015 genel seçimleri seviyesinde oy almış olması,

3)CHP tarafından hayata geçirilen etnik bölücü siyasetin Türkiye’deki uygulayıcısı ve PKK’nın siyasi uzantısı olan HDP’ye emanet oy transfer etmesidir.

Öncelikle Turgutluda Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel seçimlerinde aldıkları oyları not edelim.

Oylar, Cumhurbaşkanlığı Genel Seçimlerinde

RT Erdoğan            49.563            %48.3

M.İnce                    31.392            %31.92

M.Akşener              11.055            %10.8

S.Demirtaş              9.839              %9.6

T.Karamollaoğlu       660               %0.6  şeklinde dağılırken

Milletvekilliği Genel seçimlerinde ise;

Cumhur İttifakı       51.969            %50.5

AKP                        40.580             %39.4

MHP                        11.389            %11.1

Millet İttifakı           38.227             %37.1

CHP                         22.656             %22

İYİP                         14.604             %14.2

SP                                 967              %0.9

HDP                        12.237               %11.9 şeklinde olmuştur.

Bu tabloya 1 Kasım 2015 genel seçimleri ışığında göz attığımızda; 

1. AKP MHP arasında gönüllü geçişlerin 

2. CHP HDP  arasında planlı geçişlerin

3. MHP İYİP arasında ise tepki geçişlerinin olduğunu kolayca söyleyebiliriz.

CHP HDP arasındaki geçişlerin planlanması Türk Milletinin gözleri önünde cereyan etmiş olup bir al gülüm ver uygulaması gibi gözükse de bölücülüğün gazi TBMM çatısı altına bir kez daha taşınmasına neden olmuştur. Türk Milletinin bu hususu not etmiş olduğu muhakkaktır.

Cumhur İttifakının kurulmasının yolunu açan Sayın Bahçeli’nin 15 Temmuzdan bu yana takındığı siyasi üslup özellikle AKP seçmeni üzerinde çok önemli bir etki yaratmış ve esasen hiç de yabancısı olmadığı hatta büyük bir bölümünün hiç olmazsa bir defa oy verdiği MHP’ye güçlü bir sempatinin doğmasına sebep olmuştur.

Kampanya sürecinde medya vasıtasıyla MHP’nin %10u aşamayacağıyoğun olarak belli merkezler tarafından pompalanmış olmasına Ülkücülerin yanı sıra AKP’lilerin de tepkisinin sonucunda MHP Turgutluda 11389 oy alarak % 11,1 oranıyla Türkiye ortalamasını tutturmuştur.

MHP’nin Turgutlu oylarının, içinden çıkan İYİP ve bölücü HDP’nin altında kaldığı gerçeği ise elbette üzerinde tartışılabilecek bir husustur.

Kendilerini 5–6 aylık bir parti olarak ifade etmelerine rağmen İYİP, Akşener’in milletvekili adayı gösterilmemesi ve kendisi gibi aday olamayan veya kronik Bahçeli düşmanı arkadaşlarıyla başlattığı partileşmenin ürünü olarak ortaya çıkmıştır. 

Turgutluda 14604 oy alarak HDP ve MHP’nin üstünde bir orana ulaşmıştır.

Şahsi değerlendirmem söz konusu oyun en az 10.000 veya 12.000 lik kısmının geçmişte MHP’ye verildiği şeklindedir.

Bu geçişin sebebi ise MHP’nin son 20 yılında görev yapmış olan kadroların İYİP kuruluşunda görev almalarının yanında bir kısım Ülkücü kökenli sendika ve STK’nın bu yapıya destek vermesidir. 

Ortaya çıkan tablo gerek İYİP’e oy veren gerekse MHP’ye oy vermeye devam eden Ülkücülerin üzerinde düşünerek çıkarımlar yapması gereken bir tablodur.

Bu seçimin gerçek galibi şüphesiz ki sayın Erdoğan ve bir kısım oyu müttefiki MHP’ye gitmesine rağmen %40 oy oranına ulaşan AKP’dir.

Yazarın Diğer Yazıları