Çocuklarımız ve Af
Türkiye'deki siyasi liderler, seçilmek üzere yola çıkan adaylar her birinin kucağında bir çocuk, yüzlerinde en şirin ifadeler, gazetelerde boy boy fotoğraflarını göreceğiz.
Yine seçimler geliyor.
Her zamanki gördüğümüz tablo hiç değişmeyecek.
Türkiye'deki siyasi liderler, seçilmek üzere yola çıkan adaylar her birinin kucağında bir çocuk, yüzlerinde en şirin ifadeler, gazetelerde boy boy fotoğraflarını göreceğiz.
Tüm kalbimle siyasetçilerin çocuk sevgisine inanmak istiyorum lakin icraatlarında samimiyet göremiyorum.
Geçtiğimiz günlerde çocuklarımızla ilgili bir tek Mhp Lideri Sayın Devlet Bahçeli'nin TBMM'de Çocuk Hakları Komisyonu kurulmasıyla ilgili önerisi gündeme geldi.
Umarım, son zamanlarda çocuklarımıza yönelik işlenen suçlar, çocuk haklarının ihlali, çocukların cinsel istismarı suçlarının artması eğitim ve öğretim başta olmak üzere tüm sorunların çözümü için bu öneri kısa zamanda gerçeğe dönüşür.
Yeri gelmişken sözü MHP'nin gündeme taşıdığı af konusuna getirmek istiyorum.
Bu vesileyle affa en çok karşı çıkan CHP ve onun sözcüsü, grup başkan vekili Sayın Özgür Özel'e seslenmek istiyorum.
Af gerçekleşirse sadece mafya ve torbacılar çıkacak diyen Sayın Özgür Özel, ceza evlerinde annesiyle günahsız yere ceza çeken, sayıları bine yakın masum yavrudan birilerinin bahsetmesi gerekiyor.
Cezaevlerimizde sayıları on bin'e yakın kadın mahkumumuz var. Oysa bizim kültürümüzde doğal afetler ve felaketlerde önce kadınlar ve çocuklar kurtarılmaz mı?
Nasıl ki kıyıya vuran Aylan bebek için bütün dünya ayağa kalktı ise bizlerinde yapacağımız bir şeyler yok mudur?
Oysaki Rabbimizin meleğidir çocuklar.
Onları cezaevlerinde gök yüzünü bir gün bile görmeden dört duvar arasına, doya doya ağlamanın bile yasak olduğu mekanlara onları mahkum edemeyiz.
Biz büyükler için hava, su ve ekmek hayatımızda çok önemli ise bebekler içinde oyun ve ağlamak hakları değil midir?
İnsanlar arasında zulüm ve haksızlık dünya kurulduğundan beri vardır. Zalimken mazlum, mazlumken zalim hale gelenler çoktur.
Buradan sizlere bir atasözünü hatırlatayım;“Zalimler gülmez adalet ölmez.”
Bence Türkiye'deki mazlumlara af önerisini getiren Devlet Bahçeli hariç bütün siyasetçiler sanki nefes darlığı çekiyor.
Halbuki siyasetçilerin ilk hedefi hürriyet olmalı.
Allah'ın kulundan esirgemediği hürriyeti kul kuldan esirgiyor, ne garip değil mi?
Lafla siyaset gemisi yürümüyor beyler, eylem lazım bence! Siyasetçilerin yaptığı torba yasa ve paketlerden hürriyet çıkmaz çünkü hürriyet pakete sığmaz.
Siyasetçilere sorsak bugün öncelikle seçim mi yoksa af mı desek mutlaka seçim diyeceklerdir.
Unutmayalım dostlar, düşman halimize gülüyorsa yanlış yoldayız demektir.
Kalın sağlıcakla..
Misafir Kalem Hüseyin Tanrısevsin.(MHP MHP Eski Manisa Merkez ilçe Başkanı)