Her şey, Turgutlu İçin demek isterdim ama değil!
'Bu devir, sıradan insanların en parlak zamanı duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın devridir. Kimse bir şeyin üzerinde durup düşünmüyor'...
Haber Kasaba köşe yazarı Haşim Karataş, bugün kaleme aldığı yazısında; ''Her şey, Turgutlu İçin demek isterdim ama değil!'' başlıklı bir yazı kaleme aldı.
İşte Karataş'ın bugün kaleme aldığı yazının tamamı:
Her şey, Turgutlu İçin demek isterdim ama değil!
2019 Mart ayıda yapılacak olan yerel seçimler yaklaşırken, Turgutlu adete cadı kazanı, Malumunuz son zamanlarda Turgutlu siyaseti hareketli hareketli olma sına ancak benim gibi sizlerin de şaşkınlık içerisinde bu süreci izlediğinizi biliyorum.Nedir bu süreç, neymiş bu cadı kazanı, biraz açarısın diye soranlarınızı ve merak edenlerinizi görür ve duyar gibi oluyorum.
Kasaba'da Aday yoğunluğu mu? Yoksa borsası mı? var...
“Bu devir, sıradan insanın en parlak zamanı; duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın devridir. Kimse bir şeyin üzerinde durup düşünmüyor''
Sevgili okurlar, değerli Turgutlulu hemşerilerim, bizler Turgutlu2nun yönetiminde en uygun adayı hizmet etmesi için seçeceğiz bundan hiçbir şüphem yok ancak, bir insanların bile bile lades demesini de anlayamıyorum.
Bir insan aday olamayacağını bile bile sadece laf olsun, torba dolsun, reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığıyla aday adayı olup neden madara olur bunu da bir türlü kafam almıyor.
Sizlerde biliyor ve görüyorsunuz, Ankara'da olduğu gibi Turgutlu'da aday adayları konusunda çok şanslı adeta söylem yerinde ise aday borsası kurulmuş durumda, neden böyle bir deyim, böyle bir söz kullandım buda bana kalsın diyeceğim ama siz şimdi madem sana kalacak neden kullanıyorsun diyeceksiniz.
Şöyle ifade edeyim o zaman şimdilerde birileri ortaya çıkıyor yakinen tanıdığım bazı isimlerin sadece laf olsun ismim yürüsün belki bizde sebepleniriz mantığıyla hareket ettiğini biliyorum. Aday adayı olduğu partinin adayı kesinleştiğinde yaptığı gövde gösterileri neticesinde acaba beni kontenjandan meclis üyesi yazarlar mı? yönetim de bende yer alabilir miyim düşüncesiyle hareket edenleri görüyorum.
Bu aralar klasik bir söz var siyasetçilerin ve aday adaylarının ağzında; nedir, O söz. Hemen size o sözü aktarayım hem de büyük harflerle, ‘'BİZLER HİZMET ETMEK İÇİN ÇIKTIK BU YOLA, GENEL MERKEZİMİZ KİMİ ADAY GÖSTERİRSE O ADAYIN ETRAFINDA HEPMİZİ KENETLENECEĞİZ, HEP BİRLİKTE ADAYIMIZIN YANINDA OLACAK ONUNLA BİRLİKTE YÜRÜYECEĞİZ, BURADA ESAS OLAN PARTİMİZİN KAZANIMLARI'' Şimdi sevgili dostlarım mademki bir kişi aday yapılmayacağını bile bile aday adaylığı konusunda adım atıyor, daha sonrada çıkıp bu sözleri kullanıyor, bu sözleri kullandığında gözlerinin içine baktığımız bu aday adayının kendisinin bile aday olacağına inanmadığını görüyoruz.
Peki neden onca şamata ve onca masrafın içine giriliyor.
Şimdi bu aralar bir şu durum gündemden düşmüyor. Kendini ağırdan satmak. Ya arkadaş madem kendini ağırdan satacaksın. Git kumda oyna. Sanki bulunmaz hint kumaşı kerata, değerli takipçilerimiz kıymetli okurlarım aslında yazılıp çizilecek o kadar olay ve karşı karşıya kaldığımız onca şamata hepsini kaleme almaya çalışsam inan sayfalar yetmez…
Ama yazıma son vermeden önce kısaca şunu söylemek istiyorum yazımın başında da dediğim gibi Turgutlu'da ciddi manada aday borsası var. Bu aday borsasında inanılmaz Mevlalar ortada kol geziyor. Birileri bana kızacak belki de yadırgayacak ancak ben şunu bilir şunu söylerim. Hizmet aşkıyla yananların hizmet etme noktasında pekte şansı yok.
Bu alem adamı madara eder diyorum.
Her şey, Turgutlu İçin, Her şey Kasaba için, Her şey siz değerli hemşerilerimiz, için derdim. Ama maalesef öyle değil. Her şey kendileri için, her şey kendi keseleri için, her şey kendi çıkarları ve menfaatleri için, bu böyle gelmiş böyle gider.
Haydi kalın sağlıcakla.
Kendisine bir ilke edinen çok az insan var. Umutlu birisi çıkıp iki ağaç dikse herkes gülüyor: “Yahu bu ağaç büyüyünceye kadar yaşayacak mısın sen..?” Öte yanda iyilik isteyenler, insanlığın bin yıl sonraki geleceğini kendilerine dert ediniyorlar.
İnsanları birbirine bağlayan ilkeler tümden yitti, kayıplara karıştı. Herkes, yarın sabah çekip gidecekleri bir handaymış gibi yaşıyor. Herkes kendini düşünüyor, kendisi kapabileceği kadar kapsın, geride kalanlar isterse açlıktan, soğuktan ölsün, vız geliyor..”
Buradan Aday adaylarına ve aday olacaklara seslenmek ve bir tavsiyede bulunmak istiyorum. ''Bize yaptığınız dünyadaki en büyük iyilik bize dünyanın en iyi örneği olmanızdır.''
Saygılarımla.