Özen, '2020'ye kaygılı ama bir o kadar da umutlu giriyoruz'

Küresel Gazeteciler Konseyi Manisa İl Temsilcisi ve demokrat Gazeteciler Yazarlar Derneği Başkanı Hakan Özen 2020 yılına kaygıyla ama bir o kadar da umutla girildiğini kaydederek insanların birbirini farklılıklarından dolayı ötekileştirmediği, kamplaşmanın olmadığı, hoşgörü, huzur ve saygının hakim olduğu yeni bir yıla girme özleminde olunduğunu belirtti. Özen, “Umudumuz insan haklarından, bağımsız yargıdan, özgü basından ve adaletin tam manasıyla tecelli etmesinden yana. O nedenle 2020 yılının ayrışmaların, kamplaşmaların son bulduğu barış, demokrasi ve kardeşliğin ise hakim olduğu bir yıl olmasını ümit ediyorum” dedi.

Dünyada çok enteresan gelişmelerin yaşandığını ve tüm Dünya'nın bu yaşananları ibretle izlediğini kaydeden Özen, “Gün birlik ve beraberlik ve terörle mücadelede Devletimizin yanında yer alıp destek verme günüdür. Bu açıdan baktığımızda birbirimizle daha iyi kenetlenerek bunu dünyadaki bütün dost ve düşmanlarımıza göstermeliyiz. Elbette bunun yolu da birbirimizi daha iyi anlamaktan, hoşgörüden ve saygıdan geçiyor. Ancak ülkemizin bakasını savunurken, bölünmez bütünlüğünden yana tavrını ve düşüncesini ortaya koyarken sadece farklı görüş ve düşüncelere sahip olmasından dolayı da hiçbir Aydın'ın Gazeteci, Sanatçı ve Akademisyenin de cezalandırılmamasından ve özgürlüklerine kavuşmasından da yanayız. Bu konuda yargı süreci devam eden ve hain terör örgütüne hiçbir şekilde kalemşörlük etmemiş Gazeteci ve Yazarların da serbest bırakıldığı, basının önündeki tüm engellerin kalktığı, düşüncelerin özgürce ifade edilebildiği, hukukun üstünlüğünün, barışın ve kardeşliğin hakim olduğu, demokrasi ve laikliği aşındıran uygulamaların son verilmesi temennisiyle 2020 yılının öncelikle barış, huzur, sağlık, mutluluk ve tam demokrasi getirmesini diliyorum” ifadesinde bulundu.

Gazetecilere saldırıların son yıllarda artarak devam ettiğini, bu insanlık dışı saldırıları kaygı, endişe ve tepki ile takip ettiklerini kaydeden Özen, “Bu saldırılardan biri de geçtiğimiz günlerde Gazeteci Murat İde'ye yapıldı. Ne tuhaftır ki İde'ye bir taraftan fiziksel saldırı düzenlenirken aynı gün içerisinde Emin Çölaşan, Necati Doğru gibi yıllarını kamuoyunu aydınlatmayla geçirmiş, ilkeli habercilik anlayışından taviz vermemiş ve Cumhuriyet'in temel ilkelerinden ödün vermeden din tüccarlarına karşı kalemlerini hiç bir zaman susturmamış Gazetecilere ise adeta ceza yağdı. Sudan gerekçelerle Gazetecilerin susturulmaya çalıştığı yargı ne bağımsızdır, ne de orada hukuk ve demokrasi işliyordur. Bu kaygı verici ve yanlış uygulamaların ise sona erdirilmesi en büyük temennimizdir. Gazetecileri hedef alan cinayetlerin sorumluları yargılanmadıkça, utanç verici saldırıları gerçekleştirenler yargı karşısında gereken cevabı almadıkça tüm Gazeteciler ve basın emekçileri tehdit altında yaşamaya devam edecek, hukuk ve demokrasi yara almaya devam ediyor olacak, toplum huzuru rahata erişemeyecektir” diye konuştu