Turgutlu'da Avukatlardan '8 Mart' açıklaması: 'Deprem de şiddet de kader değildir'
MANİSA Barosuna bağlı Turgutlu İlçe Temsilcileri, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Turgutlu Adliye Sarayı önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptılar.
Yapılan Basın açıklamasında Manisa Barosu Yönetim Kurulu üyesi Av Zeynep Çakmak, Manisa Barosu Turgutlu İlçe temsilcileri Av. Merih İlik, Av. Nihal Çolak Hüseyni, Av. Özgür Çiçekci, Av. Ebru Barstuğan ve diğer katılımcı avukatlar yer aldı. Basın açıklamasını Manisa Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu üyesi Av. Büşra Güneş okudu. Açıklamada, “Dünya kadınlarının tarih boyunca kadının insan haklarını ihlal eden düzenin değişmesi, eşit ve şiddetsiz bir yasam için sağlanamamasının yarattığı sakıncalar, deprem felaketinden sonra çok daha vahim ve net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Afetin yarattığı mağduriyetler kadınların barınma, kıyafet, yemek ve hijyenik ihtiyaçlar ile nakdi yardımlara varana kadar yaşadığı eşitsizliklerin yanı sıra haklarına erişimin de imkânsızlaşması konusunda yaşanmaktadır.
Geçtiğimiz 1 yıl içerisinde kadınların haklarına erişimi için atılan adımların birer birer geriye gittiğine tanıklık etmek zorunda kaldık. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği temelin kurulu İstanbul Sözleşmesi için alınan yargı kararları, duruşmalarını da yakından takip ettiğimiz henüz oyuncaklarının ayırdına varamayacak kadar küçük yaşta bir kız çocuğunun sözde evlilik adı altında yıllarca istismara maruz kaldığının gün yüzüne çıkması, yine Saruhanlı İlimizde daha önceden iki eşini öldüren bir erkeğin 3.eşini öldürmesi, mevcut yasalar uygulamak yerine kadınları ayrıştırma amacı güderek yapılmak istenen Anayasa Değişikliği ve artarak devam eden erkek şiddeti nedeniyle katledilen onlarca kadın, hepimize haklarımızı korumak için daha fazla mücadele etmemiz gerektiğini göstermiştir. Bu sebeple kadınların derinleşen mevcut sorunlar karşısında hak savunucusu olarak biz kadın avukatlar toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti önlemek için mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha haykırıyoruz. Bir kez daha Medeni Kanun'a ve 6284 sayılı Yasa 'ya dokunulmamasını, İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yürürlüğe konulmasını, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasını ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların oluşturulmasını talep devrimlerine ve laik cumhuriyetimize bağlılıkla, mücadelemizi ve dayanışmamızı sürdüreceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.” ifadelerine yer verildi.