BENİM ANNEM CUMARTESİ… - Murat Yıldırım

BENİM ANNEM CUMARTESİ…


45 senelik yaşantımın en büyük emekçisi…

Sen ki yarınları doğuran, acıyı bal eyleyen, kan kusup kızılcık şerbetine öykünen, varlığını varlığıma adamış, yaşadığım toprakları isminle taçlandırmış, insanın hası, belki de bugüne değin yazdığım yazıların en anlamlısı, sütünün her bir damlasını hak etmek için çırpındığım kadın…

Bugün görüş günü 
Günlerden salı 
Islak 
Sarı bir yağmur 
Ülkemin neresine bakarsa ay 
Orada yitik bir anne ağlıyor 
Sen aralıyorsun yağmuru 
Acıdan sırılsıklam alnına siper edip elini 
Sonra bir umut koşuyorsun…

Sen ki var etmeyi bilen, çok uzak zamanların yolcusu, en umutsuz zamanların umudu, yarınlara dair her daim bir sözü koynunda besleyen, kahrın, derdin bir türlü boyun eğdiremediği, derdi günü yavrusu olan, merhamet teknesi bana baba olmayı öğreten güzel kadın…

koşma anne 
birdenbire batacak olan 
düş denizinde yarattığın umut sandalıdır 
oysa benim için gece 
ışık hızıyla koşan 
kısa ve soğuk bir zamandır 
bu yüzden boğuk seslerle geldiler bir şafak 
uykusuz 
yorgun 
ve korkak…

Sen ki hisseden ellerim, gülen gözlerim, aklımın ve gönlümün güleç yüzlü babaannesi, ne vakit başım sıkışsa ki yaşımın kırk küsurlarını dahi umursamayan, yerli yersiz serzenişlerimin yegâne dinleyicisi, çare bulucusu, “anne” kelimesinin bana göre anlam bulduğu, gözleri koyu kahverengi kadın…

sanırım baytardı 
yüreğimin depreminde rihter ölçeği çatlarken 
ölebilir raporu veren beyaz önlüklü doktor 
boşver hipokrat amca 
üzülme ne olur 
sen de anne 
sen de üzülme 
hücremin dört bir köşesinde el ayak izlerimi 
ciğerlerimde yırtılan bir çığlıkla hazır beklediğim 
ve korkunç bir sabırla birbirine eklediğim 
korkak kahraman gecelerimi…

Ve hala aşıksam, inanabiliyorsam insanlara, yarın düşleri kurabiliyorsam, yırtıp geçebiliyorsam gece gibi çöken karanlığı, dünyayı ve insanlığı emeğin ve sevginin kurtaracağına inancım hala tamsa… İnadına şiirler yazıp, şarkılar söyleyebiliyorsam umuda dair ve daha yitirmemişsem deli doluluğumu, her gece huzurla başımı koyabiliyorsam yastığıma, masallar anlatabiliyorsam çocuklara… Yani kısacası ben bensem, sayende annem…

tören adımlarıyla ölmek 
ne garip şey anne 

Beni burada arama anne 
Kapıda adımı sorma 
Saçlarına yıldız düşmüş 
Koparma anne 
Ağlama

*( Şiir: Nevzat Çelik   “Şafak Türküsü”)

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
13May

Anlayana ...

29Nis
24Ara

Mecburiyet…

05Ara

Sabunu Koydum Leğene...

01Kas