“Çok açsınız efendiler suratınızdan bellidir.
Yiyin hadi, yemezseniz yarın kalır mı?
Kim bilir?
Sizi çağıranlar bu sofraya bakın nasıl böbürlenir,
Yiyin efendiler yiyin, bu eğlenceli sofra sizin.
Doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin.
***
Verir bu fukara memleket nesi var,
nesi yok hepsini.
Verir canını, malını, umudunu, düşünü.
Rahatını, sağlığını, içinin bütün ateşini!
Haydi, yuvarlayın düşünmeyin haram mıdır,
helal mi?
Yiyin efendiler yiyin, bu iştah veren sofra sizin.”
Tevfik Fikret in kendi dönemi içerisinde yazmış olduğu ve fakat her nedense her geçen gün güncelliğini daha bir perçinleyen şiirinden kısa bir bölüm.
***
Siyasilerin gündemi;
Yerel seçimlerin üstünden yaklaşık bir ay geçmesine rağmen tartışmalar halen devam ediyor. Hile hurda söylemleri, belediye meclislerinin başkanların projelerini gerçekleştirmelerine engel olacakları haberleri, değişen belediye başkanlarının kendi yandaşlarını belediye kadrolarına alacakları dedikoduları v.s…Tabii ki gündem bu olunca gerginlikler yaşanıyor ve yaşanan bu gerginlikler ekranlardan, gazete sayfalarından vatandaşa sirayet ediyor.
Hâlbuki vatandaşın gündemi;
Her zamanki gibi geçim derdi,
Gıda ürünlerindeki başıbozuk fiyat artışları,
İşsizliğin günden güne artması,
Elektriğin, suyun, doğalgazın, akaryakıtın fiyatlarındaki artışlar,
Eğitimde ki fırsat eşitsizliği,
Çevre kirliliği
V.s.
İşte vatandaşın gündemi siyasilerin gündemi ile örtüştüğü, dürüst siyasilerin sayısı katlanarak arttığı, biatın ve yalakalığın geçer akçe olmadığının anlaşıldığı gün Tevfik Fikret’in dizelerinin günümüzü değil de tarihin belirli bir dönemini tasvir ettiğini anlatabiliriz çocuklarımıza.
***
“Bu harmanın sonu gelir, kapıştırın giderayak!
Yarın sönmüş bakarsınız, bugün çıtırdayan ocak.
Hazır mideler sağlam, hazır mideler sıcak.
Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak.
Yiyin efendiler yiyin, bu haykıran sofra sizin.
Doyuncaya, kusuncaya, çatlayıncaya kadar yiyin.”
